Hikâyeler: 2018 ve ötesi
Noxus komplolarından pijama partilerine, 2018 hikâyelerle dolu bir yıldı. Tabii daha yeni başlıyoruz.
Selam, hikâye severler.
Kartopu Savaşı’nız kutlu olsun! 2018’in neredeyse sonuna geldik. Dolayısıyla bu yıl paylaştığımız hikâyelerden, öğrendiklerimizden ve 2019 için neler planladığımızdan biraz bahsetmek istiyoruz.
Bu yıl hikâyeler için belirlediğimiz hedefler oldukça netti: Hem Riot içinden hem de Riot dışından gelen fikirlere daha çok kulak vererek şampiyonlarımızı daha yakından tanımamıza yardımcı olacak çok sayıda hikâye yayınlamak, dünyamızı keşfetmek ve uzun zamandır kafanızı kurcalayan bazı sorulara cevap vermek.
DAHA FAZLA HİKÂYE
Swain, Darius, Katarina, LeBlanc ve hatta Annie hikâyeleriyle, hiç durmadan genişleyen Noxus İmparatorluğu’nda hayatta kalmanın nasıl bir güç ve tutku gerektirdiğini öğrendik; fakat ölüm kalım meselesi haline gelebilecek her siyasi entrikada olduğu gibi, bazen en iyi niyetli komplolar bile elinize yüzünüze bulaşabiliyor.
Ardından yüzümüzü güneye dönerek Hiçlik’in tarifsiz karanlığının bir şehri nasıl harabeye çevirdiğini ve o şehirde yaşayan insanları ne hale getirdiğini görmek için Shurima’da yer alan Büyük Sai’nin ötesine yolculuk ettik. Kai’Sa, Kassadin ve Malzahar hikâyelerinde, fanilerin bu bilinmeyen sonsuzluğa biraz fazla yaklaştığında neler olduğunu ve buradan dönmenin gerçekten mümkün olup olmadığını gördük.
Dünyayı biraz daha dengeli bir pencereden görme umuduyla Muhafız Denizi’nin ötesine, doğal büyüleri ve ahengiyle tanınan bir kıtaya çekildik; fakat Ionia’nın kıyılarına gelen ilk kişiler olmadığımızı kısa süre içinde anladık. Irelia, Karma, Lee Sin, Yasuo ve Riven hikâyeleriyle, Noxus işgalinin İlk Diyar halkı üzerinde bıraktığı kalıcı ize ilk elden tanık olma fırsatı bulduk. Ionia’yı çevreleyen ruhani bilgelik ve denge arayışı hakkında daha fazla bilgi edindik. Özellikle de Riven ve Yasuo hikâyelerinde gördüğümüz üzere, bazen kendi gerçeklerimizi bulmak için parçalara ayrılıp yeniden birleştirilmemiz gerektiğini öğrendik.
Valoran’a geri dönerken birkaç denizci hikâyesi dinlemek için Bilgewater’ın tehlikeli limanında şöyle bir mola verdik; fakat Pyke, Nautilus ve Fizz hikâyeleriyle kendimizi denizin derinliklerinde bulduk. Su yüzüne çıktığımızdaysa Tahm Kench ile karşı karşıya kaldık.
Nehrin Kralı bastırılamaz açgözlülüğe ve hırsa sahip olsa da güce duyulan şehvetin aslında nasıl bir kafes olduğunu anlayabilmemiz için Aatrox ve Darkin hikâyelerini dinlememiz gerekti. Yükselmişlerin güneşi darkinlerin çoğunun üstüne çökmüş olsa da hem Varus hem de Rhaast’ı taşıyan Kayn hâlâ sinsice fanilerin dünyasında dolaşıyor ve kulaktan kulağa fısıldanan darkin efsanesi Runeterra’lıları korkudan tir tir titretiyor.
Runeterra demişken, nihayet dünyayı ayrıntılı bir şekilde inceleme fırsatı yakaladık! Dünyamızdaki bazı yerleri daha iyi tanıyabilmek için en deneyimli gezginlerimizden biri olan Ryze‘dan yardım aldık. Vücudunu rünlerle donatmış mor büyücümüze Freljord’un donmuş düzlüklerinden Shurima’nın kavrulan kumlarına kadar süren kıtalar arası yolculuğunda eşlik ettik. Yolculuğumuz sırasında Rün Büyücüsü’nün geçmişinde gömülü bazı büyülü sırlar olduğunu öğrendik. Bu sırlardan biri de eski, fevri çırağı Brand‘di.
Yeni bilgiler gün yüzünde çıktığında, yeni neslin bir bölümü her zaman sorular sormaya başlar ve kendilerine öğretilenlere karşı gelir. Öğrenci ve öğretmen ilişkilerinin konu edildiği Akali, Shen, Zed, Master Yi ve Syndra hikâyelerinde, Ionia’nın eski dengesini nasıl geri kazanabileceğine dair farklı hayaller gördük; fakat sonunda hepimizin birbirimizden öğreneceği birçok şey olduğunu fark ettik.
Tabii gençlerin sahip olduğu merak ve hayal gücü sadece İlk Diyar’a özgü değil. Kuzeyde, Freljord’un donmuş harikaları hâlâ efsanelere ve günümüzün şarkılarına ilham kaynağı oluyor. Ancak Nunu ve Willump, Lissandra, Gnar ve Vel’Koz hikâyelerinde, buzları diğerlerinden daha hızlı çözülen efsanelerin gözden kaçırılmaması gerektiğini öğrendik. Görünüşe bakılırsa abartılı hikâyeler birçok maceracının bilgiye duyduğu açlığı daha da körükleyebiliyor.
Ayrıca her şeyi çok iyi bildiğinden epey emin olan bir maceracıyla tanıştık. Ezreal çoğu duruma karşı hazırlıklı olmaya yetecek bilgiye sahip olsa da “eline geçirdiği” Shurima işi eldiven, birçok diğer paha biçilmez Runeterra eserini “ele geçmesine” ve bunları koleksiyonculara satmasına yardımcı oldu. Tabii kadim tarihten kendine çıkar sağlayan tek kişi Ezreal değil. Hem Lucian hem de Kassadin bugünün kâbuslarıyla savaşmak için geçmişten kalma yadigârları kullanıyor.
Buna rağmen karanlığın yükselişi hâlâ durmuş değil. Nocturne, Vladimir ve Veigar bize kötülüğün her zaman kapılarımızın ardında beklediğini ve cazibe ya da korkunun içinden her an ortaya çıkabileceğini gösterdi. Ancak bu dehşet verici canavarları kullanabilmemiz için bazen onları görünür hale getirmemiz gerekiyor.
Dünyanın bunca yerini dolaştıktan sonra, insan artık keşfedilecek yeni bir şey kalmadığını düşünüyor; fakat Shurima’nın doğu bölgelerindeki ormanlardan çıkagelen Neeko sayesinde bunun hiç de doğru olmadığı ortaya çıkıyor. Nidalee, Zyra ve Rengar hikâyeleri bu bölgenin ne kadar tehlikeli olabileceğini gözler önüne seriyor. Bu bölgeyi keşfetmeye daha yeni başlasak da her meçhul yerleşkenin ardında yatan sırlar olduğunu öğrendik. Bu sırların cazibesi, toprakların tehlikeleriyle boy ölçüşecek derecedeydi.
Hikâyelerimizi sadece Runterra’yla sınırlamadık tabii. Alternatif evrenlerimize de gereken ilgiyi göstermeyi ihmal etmedik. Gölgesi Sırıtan Adam‘ı, Vahşi Batılı Gotik topraklarda gerçekleşen delidolu ve ölümcül kovalamacasında takip ettik. Uzay Serüveni’yse bizi uzaklarda yer alan gezegenlere doğru çekti. Hatta Yıldız Muhafızlarıyla pijama partisine bile katıldık! Elbette çalışmalarımız bunlarla da sınırlı kalmadı. Yılın başlarından itibaren 600’den fazla kostümün yaşam öyküsünü ve istemcideki alternatif evren bilgisini güncelledik.
Vay be! Ne maceraydı ama. Peki bu yıl başka neler mi öğrendik?
İYİ ANLATICILAR, İYİ DİNLEYİCİLERDİR
Açıkçası bizim en çok hoşlandığımız hikâyeler, gerçekten öğrenmek istediğimiz şeyleri anlatanlar oluyor. Umarız bu yıl Runeterra hakkında öğrenmek istediklerinizi anlatırken geliştiriciler olarak nasıl düşündüğümüzü ve çalıştığımızı da sizlere aktarabilmişizdir. Şampiyonların hikâyelerini güncellerken ne zaman, neden ve nasıl gibi soruları cevapladık. Hatta şampiyonların yaşam öykülerini nasıl oluşturduğumuzu ve şampiyonları nasıl isimlendirdiğimizi bile açıkladık.
Bir yandan harıl harıl çalışırken, diğer yandan panolar ve diğer mecralardaki tartışmalarınıza ve fikirlerinize kulak vermeye çalıştık. Bazen klavyelerimizi bir kenara bırakıp gerçek hayatın keşfedilmemiş topraklarında oyuncularla birebir konuştuğumuz bile oldu. Umarız anlattıklarımızla, bizim de insan olduğumuzu ve herkes gibi bizim de yaptığımız hataların (öhöm, öhöm, Karma, öhöm) farkına varıp onları düzeltmeye çalıştığımızı gösterebilmişizdir.
Peki 2019 için planlarımız neler?
HİKÂYELERLE DOLU BİR DÜNYA
Temel hedefimiz Runeterra’yı hikâye bağlamında bir üst düzeye taşıyarak her şampiyonun (ve hepimizin) bağlantı kurabileceği derin ve sürükleyici bir yer oluşturmak. Bu hedefimizi gerçekleştirmek için daha fazla hikâye yayınlayacağız ve bu hikâyeleri farklı mecralarla anlatmayı deneyeceğiz.
Önümüzdeki yıl eksik veya kafa karıştırıcı şeyleri açıklığa kavuştururken, hepimizin sevdiği şampiyonlar ve bölgelerin farklı yönlerini ve daha geniş ayrıntılarını paylaşmayı planlıyoruz (umarız tüm bunları yaparken haritada boş kalan yerleri de dolduracağız). Bazılarınız için son derece önemli olan Runeterra hikâyelerini ilerletmeyi de sürdüreceğiz.
Şu noktada çoğunuzun, “Bütün bu bilgiler harika fakat aklımızdaki asıl iki soruyu cevaplamadınız,” dediğini duyar gibiyiz.
PEKİ YA SORAKA? PEKİ YA YORDLE’LAR?
Tabii ki onları da unutmadık. Hatta 2019’a hazırlanırken, hem onlar hem de Runeterra’da büyünün nasıl işlediği hakkında epey bir kafa yoruyoruz. Yine de bazı hikâyeler bekleyemez. Yeni yıla Yıldız Çocuk ve sihirli miniklerimiz hakkında birazcık daha bilgi vermeden girmek olmaz. Sorularınız veya önümüzdeki yıl daha çok bahsetmemizi istediğiniz yerler veya şampiyonlar varsa, lütfen bunları yorumlarda bizimle paylaşmayı unutmayın. Çok yakında bu hikâyeleri görebileceğiniz farklı bir mecra hakkında konuşmak için sizinle yeniden birlikte olacağız.
Yazımızı bitirirken size ne kadar minnettar olduğumuzu da belirtmek istiyoruz. Zaman birbirimize geri veremeyeceğimiz tek şey ve hikâyelerimizi okurken harcadığınız zaman için size teşekkür ederiz. Umarız 2019, hepimiz için daha sihirli ve macera dolu olur!