İnançlar ve LeBlanc
Runeterra inançları, LeBlanc'tan haberler ve Cassiopeia neden pabuçsuz geziyor
Bu bölümde LeBlanc’ın geleceği hakkındaki planlarımızdan, Cassiopeia’nın neden çizme giymediğinden ve Runeterra’nın inançlarından bahsedeceğiz.
LeBlanc’ı güncellemeyi hâlâ planlıyor musunuz? Şu anki hali konusunda ne düşünüyorsunuz?
LeBlanc’ın bir noktada kesinlikle ele almamız gereken bazı sıkıntıları var. Geçtiğimiz yılki güncellemesinde uzun süredir yaşadığı sorunların bir kısmını çözdük ama bu arada bazı yeni sorunlar da çıkarmış olduk.
Son zamanlarda yetenek seti içerisindeki farklı çeşitlemeleri test etme fırsatımız oldu. Bazıları ilginç olmasına ilginçti; ancak bize hem LeBlanc’ın sorunlarını çözüp hem de tüm LeBlanc oyuncularını (eski halini/yeni halini tercih edenler) tatmin edecek değişikliklermiş gibi gelmediler. LeBlanc’ı yeniden güncelleyeceksek, bu seferki güncellemenin üçüncü bir LeBlanc versiyonunu yeğleyen oyuncular ortaya çıkarmasındansa sorunları kesin olarak çözmesini isteriz.
Henüz bizi tatmin edecek bir çözüm bulamadığımız için, LeBlanc güncelleme araştırmalarımızı şimdilik bir kenara bıraktık. Şu an çalışmalarımızı sistemler ve daha acil olarak ilgilenilmesi gereken şampiyonlar (yani Rünler Yeniden İşleniyor sonrası ayarlamalar) üzerinde yoğunlaştırıyoruz. Şimdilik birkaç ince ayar yapıp, yetenek seti üzerinde ayrıntılı olarak çalışmaya ayıracak vaktimiz olana kadar LeBlanc’ı güncelleme öncesi ve sonrasının bir karışımı haline getirmeye çalışacağız.
Runeterra’da da dinler var mı? Mesela biri köşeye sıkışıp hayatı film şeridi gibi gözlerinin önünden geçerken “Son duanı et!” dediklerinde kime yakarıyor? Kindred’a mı? Sislere mi? Aurelion Sol’e mi? Yabani büyü güçlerine mi? Crownguard’lara mı? Yoksa başka inançlar mı var?
ÖZET GEÇ: Runeterra’lı birinin kimden (ya da neden) medet umduğu tamamen kim ve nereli olduğuna bağlı.
Runeterra bizim dünyamız kadar karmaşık ve çeşitliliğe sahip. Pek çok inanış ve felsefe var. Bizim dünyamızın aksine ayrı ayrı, organize olmuş ve tüm dünyaya yayılmış inançlar yok. Dünya tasarımı ekibimiz Runeterra’da bulunan çeşitli gruplar ve uygarlıklar üzerinde çalışıyor. Bu çalışmaların bir parçası da bu grupların evrenin nasıl ortaya çıktığı konusundaki efsanelerini ve inançlarını düşünmek. Daha çok hikâye yayımladıkça (mesela çizgi hikâyeler), bu grupların kendilerine özgü karakteristiklerini, tabii bu arada felsefe ve inanç gibi yönlerini de keşfedeceğiz.
Karşılaştığımız zorluk; Runeterra’da inanç sistemlerinin temelden başlayarak tamamen farklı bir şekilde gelişmiş olması. Bizim dünyamızda sık sık sorulan soruların (ilahi varlıklar var mı, bizden ne istiyorlar, ölümden sonra yaşam var mı, vb.) sorulmasının gereksiz olduğu bir dünya hayal edin. Runeterra’da insanüstü güçler oldukça yaygın ve varlıkları gözle görülebildiği için tartışma konusu değil. İlahi güçleri olan kişiler ellerini kollarını sallaya sallaya geziyor ve büyü ile göksel güçlerin etkileri Targon Dağı‘nın tepesindeki semavi kapıdan Shurima‘daki devasa güneş kursuna, Icathia‘nın Hiçlik’ten yarık yarık olmuş çorak topraklarına kadar yer şekillerinde bile görülebiliyor.
Böyle bir dünyada inançlar daha çok bu güçlerin isteklerini ve niyetlerini anlamaya, varlıklarını sezip onlarla iletişim kurmaya, onlara tapınmaya ve güçleri onlarla nasıl bir akit kurmayı gerektiriyorsa buna uymaya odaklanıyor. Karmaşıklık ise (bizim anladığımız biçimde) ilah olan varlıklarla olağanüstü güçlere sahip olan ama evrenin kuvvetlerini limitsiz bir şekilde kontrol edemeyen varlıklar arasındaki sınırların çok bulanık olmasından geliyor. Bir açıdan bakacak olursak, o an gerçekten karşılarında olan doğaüstü ya da göksel varlığa saygı göstermeleri, ona adaklar adayıp onayını kazanıp ondan isteklerde bulunmaları (en azından yerel bir düzeyde) en mantıklı seçenek. Başka bir açıdan bakacak olursak da bazen bu varlıklardan kurtulmak için daha yüksek ve daha büyük bir güçten yardım almaları gerekiyor.
Runeterra’da mesele tıpkı Antik Yunan’da olduğu gibi ilahlara inanmak değil; çok sayıda ve çok çeşitli olmalarıyla başa çıkabilmek, hangilerinin iyi hangilerinin kötü olduğunu anlayabilmek ve kahramanlardan, titanlardan ve ilahlardan oluşan karmaşık hiyerarşide yön bulabilmek.
Runeterra’daki tüm inançların ortak noktası ise şu: Büyü, göksel varlıklar ve şampiyonlar gibi şeylerin varlığından, evrene bunların hepsinin üstünde bir gücün eli değdiği anlaşılıyor. Fakat evrenin en üst düzey yaratıcısının kim olduğu felsefi bir gizem. Ölümden sonra ne olduğu da öyle.
Neden Cassiopeia çizme alamıyor da Nami alabiliyor? Nami’nin de ayakları yok, balık kuyruğu var.
Cassiopeia’nın çizme almasını engelleyen bir pasifinin olması, vermek zorunda olduğumuz bir karar değildi. Bunu daha çok bir oynanış hedefini gerçekleştirmek için yapmıştık. Pasif yeteneği, dükkân ile özel bir etkileşim kurmasını ve çizme çıkmak zorunda olmadığı için başka şeylere ayırabileceği bir eşya yuvasına sahip olmasını sağlıyor.
Yani evet, bu fikir Cassiopeia’nın temasına da uyuyor (ayakları olmadığı için çizme almaya ihtiyaç duymaması mantıklı) ama ona bu pasifi verme kararımızın nedeni tasarımı değil oynanışı. Bir başka karakterin 1) yeni bir pasife ihtiyacı olursa 2) teması buna uygunsa ve 3) oynanış ihtiyaçları da bunu gerektiriyorsa, gelecekte yine benzer bir şey yapabiliriz.
Bütün soruları okumak için elimizden geleni yapıyoruz; ancak hepsini cevaplayacağımızın garantisini veremiyoruz. Bazı sorular zaten farklı bir mecrada cevaplanmış olabilir veya Riot’a Sor bölümüne uygun olmayabilir. Bu bölüm, yeni ürün veya özellikleri duyurmak için en iyi mecra sayılmaz ve başka yerlerde daha ayrıntılı bir şekilde ele aldığımız konuları burada yeniden ele almamayı seçebiliriz. Elbette anlaşılmayan bazı noktalar olursa onları aydınlatabiliriz!
Cevap verilmese bile gönderdiğiniz bütün sorular önemli ve bu soruları merak ettiğiniz konular üzerinde doğrudan çalışan Riotçularla mutlaka paylaşıyoruz.