Her yıl Dünya Şampiyonası’na hafızalardan silinmeyecek ve heyecan verici etkinlikler getirmeye çalışıyoruz; ancak 2017’de bu çıtayı yükseltip yükseltemeyeceğimizi görmek istiyorduk. Dolayısıyla bu yılki finalin açılış seremonisinin temellerini atmaya başladığımızda, en çılgın hayallerimizden birini gerçekleştirmek için bir ekip topladık: Bir ejderha çağırmak.

LoL’e Hayat Vermek

Küresel etkinlikleri planlarken en önemli önceliklerimizden biri de ev sahibi ülkeye saygımızı göstermek. Bu yılın Dünya Şampiyonası Çin’de düzenlendiğinden, etkinliğe Çin kültürünü de dahil etmek önemliydi. 2017’nin Şubat ayından başlayarak yavaş yavaş bu yılın açılış seremonisinde neler olacağını düşünmeye koyulduk. Bunlar arasında Çinli bir erhu (yaylı bir Çin çalgısı) sanatçısı, LoL şampiyonlarından esinlenen Pekin opera maskeleri, süper star Jay Chou’nun sahneye çıkması ve Against the Current’ın canlı “Legends Never Die” performansı bulunuyordu. Yine de Pekin’in sembolleşmiş Kuş Yuvası Stadyumu’nun büyüklüğünü gözler önüne serecek, özel bir şeyin eksik olduğunu düşünüyorduk.

Gerçekleştirdiğimiz beyin fırtınasının sonunda grafikleri gerçek dünya ortamına taşıma sanatı olarak da bilinen arttırılmış gerçekliği (augmented reality veya AR olarak da bilinir) aracımız olarak seçtik. AR gerçek bir kameranın bir grafik motorunun içerisindeki sanal bir kamerayı kontrol etmesiyle oluşturuluyor ve her iki görüntünün eşzamanlı şekilde birbirine eklenmesiyle aslında gerçek olmayan şeylerin gerçekmiş gibi görünmesini sağlıyor.  Bu aslında spor yayıncılığı için yeni bir yöntem değil. Farklı türlerde AR daha önce geleneksel sporlarda ve Dota’nın International turnuvası gibi espor etkinliklerinde (hatta bizim NA LCS, MSI ve Dünya Şampiyonası etkinliklerimizde de) kullanıldı. Ancak bizim yapmak istediğimiz şey daha önce hiç denemediğimiz ölçekte bir şey ortaya çıkarmaktı.

Bu yılın açılış seremonisinde AR ile hayata geçirmeyi düşündüğümüz ilk fikirler arasında Ryze’ın stadyumun dört bir yanına büyüler göndermesi ve Ashe’in projeksiyon ekranından oklar atması bulunuyordu. Tabii yıllardır aramızda yaptığımız bir şaka daha bulunuyordu: “Sahneye bir ejderha konduralım.” Runeterra’ya açılan ve gerçek bir ejderha ithal etmek için kullanabileceğimiz bir kapıya sahip değildik (yani en azından henüz) ve bu şaka ilk ortaya çıktığında, ejderhayı yeterince yüksek kaliteyle gerçek bir stadyuma uçuyormuş gibi gösterecek teknoloji daha tam olarak geliştirilmemişti (ya da yeterince ucuzlamamıştı). Ancak AR teknolojisinin 2017 yılında ulaştığı seviyeyi göz önünde bulundurduğumuzda, artık istediğimiz şeyi yapmaya hazır olduğunu düşündük. En çılgın mucitlerimizden bir ekip oluşturarak “Bir ejderha yapabilir miyiz?” sorusunun cevabını bulmak için işe koyulduk.

Televizyon yayıncılığında kullanılan AR son yıllarda büyük ilerleme kaydetse de ejderhanın gerçek gibi hissettirmesini sağlayacak büyüklük ve kalite için yeterli olup olmadığı hâlâ bizi kaygılandıran bir konuydu. Karşımıza çıkacağını bildiğimiz temel zorluklarsa şu şekildeydi:

• Ejderhanın stadyuma doğru uçarak Kuş Yuvası’nın kenarına konmasını nasıl sağlayacaktık?
• Ejderha hem zemin hem de stadyum duvarları üzerinde nasıl gerçekçi gölgeler oluşturacaktı?
• Işıklandırmayı gösteri günü dışarıdaki havaya göre ayarlayabilecek miydik? Bunu nasıl yapacaktık?
• Yaptığı girişi nasıl canlı performansla mükemmel şekilde uyumlu hale getirecektik?

Ejderhalar Hayal Etmek

Etkileyici ve haşmetli bir varlığın Pekin’in göklerinde hayat bulmasını istiyorduk ve LoL’deki hiçbir canavar Kadim Ejderha kadar kuvvetli, korkunç ve harika değil.

Kadim Ejderha’nın bu yeni görüntüsü için gereken özel modelin ve animasyonların temelini oluşturacak yepyeni bir konsept tasarımı için ortaklarımızdan bazılarıyla bir araya geldik. Birçok farklı doğrultu üzerinde kafa yorduk; ancak konsept tasarımlarına bakarken bizi en çok heyecanlandıranların, Vadi’nin bu en dehşet verici yaratığının özünü korurken onu geliştirenler olduğunu fark ettik. Göz önünde bulundurmamız gereken en önemli şeylerden biriyse, sonunda ne yaparsak yapalım oyuncuların stadyuma inen bu yaratığın Kadim Ejderha olduğunu hemen anlayabilmelerini sağlamaktı.

Kadim Ejderha gerçek hayata gelse tam olarak neye benzeyeceğini bulmak için ejderhanın bütün yönlerini ayrıntılı şekilde inceledik. Kafasından tutun da uzuvlarına ve kanatlarına kadar.

Her bir özelliği üzerinde yaptığımız birçok denemeden sonra konsept tasarımının son hali ortaya çıktı.

Konsept çalışmalarının tamamlanmasının ardından modelleme sürecine başlamanın zamanı gelmişti. Tabii önceden oluşturulmuş animasyonlarda kullanılan geleneksel karakter modelleme yöntemlerinin aksine, ejderhayı gerçek zamanlı şekilde oluştururken ne kadar detaylı hale getirebileceğimizi de yakından takip etmemiz gerekiyordu.

Gerçek Zamanlı Görüntü İşleme Nedir?

Gerçek zamanlı görüntü işleme, animasyonu canlı şekilde gerçekleşiyormuşçasına hızlı şekilde işlemeye verilen ad. Bu da 10 saniyelik bir sahneyi hazırlamanın saatler aldığı önceden işlenmiş animasyonlardan çok daha farklı (örneğin Toy Story 3 için kare başına ortalama yedi saat harcanması gerekmiş). Daha önce gerçek zamanlı görüntü işlemeyi hiç duymamış olsanız bile bu aslında sizin için epey tanıdık bir şey. Ekran kartınız oyunları tam olarak bu şekilde işliyor.

Bizim içinde bulunduğumuz durumsa, kameralarımızı özgürce hareket ettirip bütün seremoniyi karenin içerisine alabilmek için ejderhanın stadyuma uçuşunu gerçek zamanlı olarak işlememizi gerektiriyordu. Bu da ejderhanın havadayken bozulmaması veya gecikme yaşamaması için poligon sayısını ve köşelerini kontrol etmemiz anlamına geliyordu. Bu aslında bir oyun tasarlarken oyun içi modellerin poligon sayısını takip etmekten çok da farklı değil; her zaman kalite ve performans arasında hassas bir denge yakalamak gerekli.

Modelleme sürecimizin nasıl ilerlediğini kısaca göstermek gerekirse:

Tüm bunlar devam ederken farklı bir ekibimiz de ejderhanın stadyuma uçuşunun animasyonları üzerinde çalışıyordu. Bir ejderhanın Kuş Yuvası gibi bir ortamla nasıl etkileşime gireceği konusunda fikir edinmek için Game of Thrones, DragonHeart ve diğer film veya dizilerdeki en sevdiğimiz ejderhaların hareketlerini izledik. Nasıl uçacaktı? Nasıl konacaktı? Ayaklarının dibindeki insanlara nasıl tepki verecekti?

İlk animasyon konseptimizde Kadim Ejderha Sihirdar Kupası’nı getirip onu sahnenin üzerine koyuyordu. Ancak ejderha alanın etrafında dönüp dururken 16 metrelik ve şişirilebilen bir kupanın yükselmesine karar vermemizin ardından bu fikirden vazgeçtik. Zaten Sihirdar Kupası bir ejderhanın bile taşıyamayacağı kadar ağır.

Kadim Ejderha’nın sahnenin farklı kısımlarına konmasını ve belki gösteri ekibiyle etkileşime girmesini denedik. Örneğin dansçılar korkup kaçmaya veya eğilmeye çalışabilirlerdi. Ancak sonunda bir ejderha inine uçup burada binlerce insan gördüğünde, herkese patronun kim olduğunu göstermeyi seçeceğini düşündük. Sonuçta bu Kadim Ejderha’ydı ve onu en öne çıkarmaktan başka çaremiz yoktu.

Animasyonlar şekil almaya başladıkça başka bir sorun daha karşımıza çıktı: Ejderha biraz fazla büyüktü. Kanatları inişi sırasında stadyumla kesişerek görüntüyü tamamen bozuyordu. Ayrıca gölgesini göremiyorduk ve görüntünün daha gerçekçi hissettirmesi için bunun seyircilerin üzerine düşmesi gerekiyordu (ejderhanın gölgesinin stadyumdaki insanların üzerini kaplamasını sağlayan şey tam olarak bu). Ejderhanın boyutunu küçültmeyi düşünsek de sonunda devasa bir ejderhanın asıl yapacağı şeyi gerçekleştirmeyi, yani uçuş yolunu değiştirmeyi denedik. Gölgelerin doğru görünmesi ve pullarla kaplı dostumuzun stadyumun duvarlarının içinden geçmemesi için inişini biraz değiştirdik.

Gerçek Hayatta Hextech

Ardından animasyonun akıcı bir şekilde gerçekleşmesi ve tasarım aşamasında oluşturmaya çalıştığımız kaliteyi koruması için ihtiyaç duyacağımız şeylerin listesini çıkardık:

• Animasyonun gerçek zamanlı şekilde yayınımızın kare sayısı olan 59,94 FPS’de ilerlediğinden emin olmak
• Ejderhanın Kuş Yuvası’nın büyüklüğü ve ölçülerine uygun, yumuşak gölgeler bırakmasını sağlamak
• 3 boyutlu maskeleme oluşturarak ejderha stadyuma girip çıkarken stadyumun arkasında ve konduğunda oyuncu kızaklarının arkasında ortaya çıkabilmesini sağlamak
• Karşılaşabileceğimiz her türlü hava koşuluna uyum sağlayabilmek için istenilen her an ve gerçek zamanlı şekilde sahne ışığını ayarlayabilmek
• Kameraların pozlama ve karşıtlıklarına uyum sağlayabilmek için ejderhanın renklerini gerçek zamanlı olarak düzeltebilmek
• İzleme özelliği olan iki kamera kullanarak görüntüyü iki ayrı gerçek zamanlı işleme motoruna göndermek
• Animasyonu aynı anda her iki motorda da tetikleyerek kameralar arasında akıcı şekilde geçiş yapabilmek
• Animasyonu belirli bir noktada tetikleyerek açılış seremonisinin müziğiyle mükemmel şekilde uyumlu olmasını sağlamak
• Yeterli miktarda plan ve prova yaparak kamera operatörlerinin aynı anda birçok şeyin gerçekleştiği bir ortamda mükemmel çekimler yapabilmelerini sağlamak

Tüm bunları yapabildiğimizi test edebilmek için büyük miktarda ekipmanı bir araya getirdik ve Kadim Ejderha’yı otoparkımıza çağırdık. Bizi gerçekten heyecanlandıran testimizse (kirli kamera lensini mazur görün) şöyle:

Etkinliğin gerçekleşeceği Kuş Yuvası’na geldiğimizde her şeyi kurmak, izlemenin akıcı olması için ağ bağlantılarının güvenli ve stabil olmasını sağlamak, ejderhanın sesini doğru yere yollamak, animasyon tetikleyicisinin doğru şekilde çalıştığından emin olmak ve hepsinden önemlisi ejderhanın stadyuma mükemmel şekilde uyum sağladığını kamerada görmek için yalnızca bir haftamız vardı. Tabii tüm bunlar her canlı LoL etkinliğinin beraberinde getirdiği zorlu kurulum aşamasına ek olarak yapılacaktı.

Ayrıca dansçılar ve ejderha ile birlikte altı veya yedi prova yaptık ve bunlar sırasında kameranın hareketi ve gösteri ekibinin koreografisi mükemmel şekilde zamanlanmazsa ejderhanın sahnedeki dansçıları ezdiğini keşfettik (bu ejderha için pek de büyük bir sorun değil ama biraz kötü bir görüntü). Dansçılar haftalardır bu zamanlama üzerinde çalışıyordu ve bu yüzden bizim tarafımızdan gelecek herhangi bir değişiklik bütün uyumu darmadağın edebilirdi.

Biz de bütün ezilmeleri koordine kamera yakınlaştırmalarıyla gizlemeye karar verdik:

Gördüğünüz bütün çekimler gerçek bir kameraman tarafından canlı olarak kaydedildi. Kamera operatörlerimizle birlikte birçok defa ejderha sahnesinin üzerinden geçerek kameralarının çekime ne zaman başlaması gerektiğini, yapmaları gereken kesin hareketleri ve görüntüyü ne zaman yakınlaştıracaklarını bildiklerinden emin olduk. Çekimlerin biraz kusurlu hissettirmesini istiyorduk. Böylece ejderha, kameramanları gafil avlamış gibi görünecekti.

Kamera operatörlerinden birinin ejderhayı izleyicilerin üzerinden uçarken yakaladığı an:

Yayın başlamadan on dakika önce ejderha maskelemesi konumunun bir miktar yanlış olduğunu fark ettik (duvarın köşesine değil içine konuyormuş gibi görünüyordu). Bunun birçok nedeni olabilirdi. Kamera ayağının titreşimler sebebiyle birkaç santimetre oynaması kadar küçük bir fark bile büyük sonuçlar doğurabiliyordu. Canlı yayından dakikalar önce gerçek zamanlı grafik düzenleme uygulamalarımızdan birine girerek ejderhayı biraz yukarı kaydırmamız gerekti. Fırsattan istifade rengini de günün o anki saatine uygun olarak ayarladık. Böylece ne çok parlak ne de çok karanlık olacaktı. Artık Kadim Ejderha’yı finale doğru uçurmanın zamanı gelmişti.

Ejderha çatıdan havalandığında stadyumdaki seyircilerin iç çekişleri tüylerimizi diken diken etti. Zaten böyle bir şeyi yapmamızın asıl sebebi de oyuncularımızın ejderhaya verdikleri tepkileri okuyabilmek ve duyabilmek. Başarmayı amaçladığımız ve umduğumuz şey, topluluğumuz için arkadaşlarıyla da paylaşabilecekleri unutulmaz deneyimler hazırlamak. Bu görev uğruna çalışmayı sürdürdükçe, size sunacağımız bir sonraki harika deneyimi geliştirmeye de devam edeceğiz. Evcil doğu indigo yılanlarımız üzerindeki deneylerimiz başarılı bir bebek Baron dünyaya getirene dek, Dünya Şampiyonası’nın çıtasını yükseltmek ve bu topluluğa adadığınız tutkuya yaraşır deneyimler hazırlamak için kendimizle yarışmaya devam edeceğiz.